2 Kasım 2013 Cumartesi

ilk söz

"eskiden (çocukken) şişe kapaklarının altında çıkan "bedava" yazısından bile ne kadar mutlu olduğumu anımsadım. şimdilerde durum çok farklı. her şey daha kötüye gidiyor ya da bana öyle geliyor. bu durumun tam anlamıyla farkına vardığımda kendime internetten bir psikiyatr seçtim. psikolog seçmek istemiştim aslında ama fiyatları pek makul sayılmaz. şimdilik bir kaç lirayla kurtulabileceğim küçük bi seans ve bi ön muayeneye ihtiyacım var."

ve olaylar gelişti.. açıkcası ilk gideşimde bana bi teşhis koyacaklarını düşünüyordum ve her nedense bu durum beni heyecanlandırıyordu. oysa teşhisim 6-7 aydan sonra, birçok doktorla tanışıp kısa sohbetler ve testlerden sonra ve bir sürü yediğim ya da yemeyi unuttuğum haplardan sonra koyulabildi. ismini ilk duyduğumda şaşırmadım değil..

şizofreni kadar bilindik, obsesiflik kadar yaygın değildi.. "Borderline" dediler, gücenmedim.. isminin hep ayrı bi havası varmış gibi gelirdi bana, hala da öyle.. sınırda.. tam bana göre bi isim.. sınırlardan pek hoşlanmam, o yüzden ne o tarafta ne bu tarafta olabilmişim yine.. durduğum yer tam sınır.. çemberin içinde de dışında da değilim ya da her yerdeyim.. bu teşhisle ta ilk günden, o gün barıştım.

sonrasında gelsin internet taramaları, film izlemeler, makaleler okumalar.. insan merak ediyor "ben neymişim be abi" diye.. üşenmedim aradım, okudum, izledim.. Hepsi bana amca oğlu kadar yakın, aynadaki ben kadar tanıdık geldi.. Sonrasında "kendim gibi" insanlar aradım, buldum, tanıştım. Arkadaşlıklarımız başka boyutlara kaydı, kayması kaçınılmazdı sanki ya da bunun bilincinde oluşumuz yönlendirdi bizi.

aradan yalnızca bir sene geçmişti, lakin doktorun demesine göre liseden beri ben böyleymişim.. Böyle olduğumu ben de biliyorum fakat bi ismi yoktu. illa bi isim koymaya da gerek yoktu belki.. benim için her şey muğlak zaten, bu da muğlak kalabilirdi. nihayetinde tutarsızın, kimliksizin biriyim..

Şimdilerde tek sahiplendiğim borderline oluşum, o da kafama estiğinde.. işime geldiğinde yani.. yine de hiç küsmedik.. ona hiç kızmadım.. senin yüzünden hayatım mahvoldu, mahvolabilir, mahvoluyor demedim.. suçu hep bizden uzağa attım, yanımıza yaklaştırmadım.. çünkü sistem yanlıştı.. bu politik çıkışım belki borderlinelığımdan geliyordu..

tescillenmiş bu durumun (borderlinelığın), tıp dünyasınca onaylanışının neredeyse 1. yıl dönümünü kutlarken (kutlamak da ne demekse) böylesine bir sayfa açarak diğer borderline insanlara, borderline sempatizanlarına-karşıtlarına, meraklılarına ulaşmayı uygun buldum..

eğer ki, kafam bozulup yazmalara ara vermezsem ve o pek yerinde durmayan havesim kaçmadıkça bir süre buradan paylaşımlar yapacağım sanırım.. ne paylaşacağım haliyle belirsiz..

şimdiden sayfama gelen eşe-dosta-düşmana merhabalar ederim.. uykusuz, uzun kış günleri evde oldukça yazacağım, sizlere de tavsiyem geceleri uykusuz kaldığınızda okuyun ki empati seviyemiz yükselsin..

selametle

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder